Bu ülkenin yani sizin evladınızım. Evet evet öyle farzedin; sizin evladınızım. Zamanında meslek yüksek okulunda okumayı seçtim yok yok anca oraya kazanabildim. Sonra karar verdim; ben mühendis olmalıyım, avukat olmalıyım, öğretmen olmalıyım, yani işin özü lisans okumaya karar verdim. DGS’yi keşfettim. Kusura bakmayın belki bilmiyor olabilirsiniz; Dikey Geçiş Sınavı. Yani ÖSYM’nin telefon hattındaki diğer diğer sınavlardan. Hani çok geç yapılan, çok geç açıklanan, çok geç yerleştirmesi yapılan. Aslında sorun değil 2 yıllığız nasıl olsa. Kazansaydılar üniversite sınavından, ne hakları var değil mi.
Ne yapalım kazandık DGS’den, bir hata yapmışız; kusurumuz olmuş affola. Madem kazandık; o zaman biz biraz daha yüzsüzlük yapalım. Muaf edilen derslerin artırılmasını istiyoruz; o dersleri biz okuduk, inanın okuduk. Yurt istiyoruz sizden, biz de kafamızı sokalım, vallahi biz de vergi veriyoruz. Kredi istiyoruz, biz de zor durumdayız, billahi geri ödeyeceğiz. Kontenjanlarımız çok az; artırın istiyoruz, biz de okuyup sizlere gurur yaşatalım, evladınızız ya.
Neyse biz bir şey istemedik; sizler yeter ki rahat olun. Biz sizleri emeğimizi emanet edecek kadar seviyoruz. O kadar sorun varken bir de biz sorun olmayalım. Sadece bir gün DGS’li olun diyecektim, neyse size kıyamadım sevgili büyüğüm.
AZİZ HOCA